Akıllı Çoban Masalı
![](https://www.masallaroku.com/wp-content/uploads/2022/02/Akilli-Coban-Masali-780x470.png)
Evvel zaman içinde kalbur saman içinde uzak köylerden birinde küçük, akıllı ve çok iyi kalpli bit çoban yaşarmış. Çobanın yaşadığı yer o kadar güzelmiş ki orayı çok severmiş. Her yer yemyeşilmiş. Küçük çoban o kadar akıllıymış ki herkese çok değişik cevaplar verirmiş ve büyük bir şaşkınlık yaratırmış. Bir gün kral ki ya köylerden birinde çok zeki bir çoban olduğunu duymuş ve onu görmek istemiş.
Küçük çoban aradan biraz zaman geçtikten sonra, kralın huzuruna gelmiş. Kral çobana üç tane soru soracağını söylemiş. Çoban biraz şaşırmış. Ama kendine de güveniyormuş. Kral eğer sorulara doğru cevap verirse, kendisini devlet işinde önemli bir yere getireceğini söylemiş. Sarayda yaşayacaksın demiş. Çoban bu duruma çok heyecanlanmış ve soruları beklemeye başlamış.
Kral çobana dünyadaki denizlerde kaç damla su olduğunu sormuş. Tabi ki küçük çobanın, bu soruya cevabı hazırmış. Bunu net olarak öğrenebilmek için, bulutları takip etmek, ayrıca doğal su kaynaklarını bulmak gerekiyor, demiş. Bulutlardan damlayan yağmur suları denizlere dökülür be doğal su kaynakları kontrol edilmez ise denizler de ne kadar su damlası olduğunu öğrenmek, pek de mümkün olmaz demiş. Kral herhangi bir yorum yapmadan, diğer sorusuna geçmiş.
Diğer bir sorusu ise evrendeki sonsuzluğun ne kadar olduğu ile ilgiliymiş. Küçük çoban heyecanla bu soruyu da cevaplamış. Küçük çoban Kafdağı’ nin yüksekliği ve derinliği 1 saat demiş. Anka Kuşu Kafdağı’na bilindiği üzere yüz yılda bir kere gelir demiş. Daha ulaşan Anka kuşu gagalamaya başlar ve gagalama bittiğinde, 1 saniye geçer demiş. Evrendeki sonsuzluğunda bir saniyesi geçer, bu durumda demiş. Küçük çobanın verdiği bu cevapta kralı çok şaşırtmış ve hemen son sorusuna geçmiş.
Kral son sorusunda gökteki yıldızlarının sayısını sormuş. Küçük ama çok zeki olan bu çoban, bu soruyu cevaplamak için, bir kâğıt kalem istemiş. Hemen verilmiş. Kâğıdın üzerine noktalar atmaya başlamış. Noktalar bir süre sonra sayılamaz hale gelmiş. Kaç kişi baktıysa da kimse noktaları sayamamış. Küçük çobanın bu soruya cevabı da çizdiğim noktalar kadar gökyüzünde de sayılamayacak kadar yıldız var, olmuş. Kral bu cevabında ardından bir cevap vermek için, düşünmüş.
Kral küçük ve akıllı çobanı hem çok sevmiş, hem de çok zeki bulmuş. Ona aferin demiş. Sorduğu sorulara aldığı cevapların hepsinin, doğru olduğunu söylemiş. Ülkede öne çıkan bir şahıs olacağını belirtmiş. Küçük çoban divan üyesi olmuş. Aradan yıllar geçmiş, sarayda çok önemli bir mevkiye gelmiş. Kralın huzuruna çıktığı o günden sonra, hayatı çok değişmiş. Ne kadar güzel bir hayat yaşasa da çobanlık yaptığı köyü unutamıyor, ara sıra gidip, ağaçların altında vakit geçiyormuş. Hayatı boyunca geldiği yeri hiç unutmamış.