Haberci Kuşlar Masalı
Mevsim kış idi. Hava soğuk mu soğuk bir hale bürünmüştü. İnsanlar sabahları sıcak yataklarını terk etmemek için kendisiyle büyük bir mücadele içine girmişti. Sabahın erken saatlerinde ötmeye başlayan horozlar, soğuk falan dinlemiyormuş. Tıpkı kurulu bir saat gibi her sabah aynı vakitte sesini herkese duyurmaya başlıyormuş.
Ayşe, sıcacık yatağında çıkmamak için kıvranıp duruyormuş. Annesi sürekli uyanması gerektiğin hatırlatıyormuş. Ayşe de kendi kendine: “Beş dakika daha uyuyup kalkacağım.” diyormuş. Ayşe yataktan çıkmayınca annesi her sabah odaya girerek onu uyandırmaya başlıyormuş.
Ayşe henüz ilkokula gidiyormuş. Sabahları yolları kaplayan kar tanelerinde yürümek hem keyifli hem de zormuş. Sıkı bir şekilde giyinen Ayşe, yüzüne vuran soğuk hava ile zar zor ilerleyerek okula varmış. Sınıfa girer girmez tüten sobanın yanında soluğu almış. Ellerini ısıtarak sırasına oturmuş.
Derken öğretmenleri sınıfa girmiş ve ders başlamış. Ayşe parmağını kaldırarak söz hakkı almış: “Öğretmenim bahar ne zaman gelecek acaba?”
“Haberci kuşlar geldiğinde…” demiş öğretmeni.
“Haberci kuşlar ne zaman gelecek öğretmenim?” diye sormuş Ayşe.
“Bahar geldiğinde…” demiş öğretmeni ve tebessüm ederek derse devam etmiş.
Gel zaman git zaman Ayşe bir sabah kuş cıvıltıları arasında gözlerini açıp uyanmaya başlamış. Güneşin doğduğunu ve karların erimeye başladığını görmüş pencereden. Hemen cama doğru koşmuş ve dışarıyı seyre dalmış. Elektrik tellerinin üzerinde ötüşen kuşlara bakmış ve kendi kendine: “İşte bunlar haberci kuşlar, baharın gelişini haber veriyorlar.” demiş.
Daha Fazla Çocuk Masalları İçin Kısa Masallar Kategorimizi Ziyaret Ediniz.