Her Şeye Karşı İyi Davranmak
Bir zamanlar bir köyde kendi halinde yaşayan bir aile varmış. Bu ailenin Ömer isminde bir çocuğu varmış. Ömer, sokakta arkadaşlarıyla oyunlar oynar, vaktinin büyük bir kısmını onlarla geçirirmiş. Yaşadıkları köy, yeşil alanlarla dolu ve içinden bir derenin akıp gittiği güzel bir köymüş.
Mevsim, bahar olmuş. Çiçekler açmaya, kuşlar ötmeye ve güneş ışıklarını köyün üzerine vurmaya başlamış. Bir gün Ömer arkadaşlarıyla birlikte dışarı çıkmış. Birlikte yeşil çimlerin üzerinde bir o yana, bir bu yana koşturmaya başlamışlar. Dereye doğru yaklaşıp derenin soğuk sularından kana kana içmişler. Susuzluklarını giderip derenin başında oyunlar oynamışlar. Su o kadar güzel akıyormuş ki, sesiyle insana huzur veriyormuş.
Ömer ve arkadaşları bir müddet çimlerin üzerine uzanıp gözlerini yummuşlar. Belli bir süre dinlendikten sonra uzandıkları yerden zıplayıp etrafta uçuşan kelebekleri kovalamaya başlamışlar. Ömer, kelebeklerden birini yakalamak isterken ona zarar vermiş. Bu durumu gören arkadaşları, ona elindekini alt tarafı bir kelebek olduğunu ve buna üzülmemesi gerektiğini söylemiş.
Vakit ilerlemeye ve hava kararmaya başlamış. Ömer ve arkadaşları yavaş yavaş evlerinin yolunu tutmuşlar. Herkes evlerine dağılmış. Ömer, içinde yaşadığı sıkıntıyı ne yaptıysa bastırmamış. İçini bir hüzündür kaplamış. Olan biteni babasına anlatmış. Babası da ona: “Allah, her şeye karşı iyi ve güzel davranmayı emretti.” demiş.
“Her şeye karşı mı?” diye sormuş Ömer.
“Evet! Aklına gelebilecek her şeye karşı iyi davranman senin yararına olur evlat. Bir karıncaya, bir çiçeğe, bir ağaca, bir böceğe, suya toprağa, havaya ve dahası bir kelebeğe…”
Ömer, babasıyla konuştuktan sonra içinin rahatladığını fark etmiş. İçindeki tüm sıkıntılar, tıpkı bir suyun bir dereye aktığı gibi bir çırpıda akıp gitmişti sanki. Bütün meselenin her şeye karşı iyi muamele etmekte saklı olduğunu anlamış. Dinimiz bizlere bunu emrediyormuş. Her şeye karşı iyilikle muamele edip karşılığında iyilik bulmakmış asıl mesele.
Ömer, içinde büyük bir sıkıntıyla geldiği evinde başını büyük bir huzurla koymuştu yastığa. Zihnini kaplayan iyilik düşüncesi, kalbinde büyük bir yansımanın habercisi olmuştu.
İlgili Kategorilerimiz Mutlaka İnceleyin: