Konuşan Kedi Masalı
Kalabalıklar içerisinde hayat mücadelesi ile yaşamını sürdüren bir ailenin tek çocuğu olan Ahmet başa çıkamadığı yalnızlık duygusunu biraz olsun yenmek için ailesinden bir kedi almalarını istemiş. Günler boyu yalvarmasına rağmen bir türlü ikna olmayan anne babası sonunda pes ederek Ahmet için uygun bir kediyi sahiplenerek evlerine getirmiş. O çok istediği kediyi evlerinde görünce Ahmet’in sevinçten deliye döndüğünü gören anne babası ilk defa çocuklarını bu kadar mutlu görüyormuş.
Günler günleri, aylar ayları kovalamış. Ahmet ile kedisi o kadar iyi bir dost olmuşlar ki Ahmet kedisini gittiği her yere götürür olmuş. Tüm gece birlikte uyuyor, sabah olduğunda da günü yine birlikte geçiriyorlarmış.
Zaman böyle akıp giderken, bir gün Ahmet ve kedisi cam kenarında vakit geçirirken Ahmet kedisine üzüntülerinden bahsetmiş. Bu sırada kedi tıpkı insanlar gibi konuşmaya başlayarak Ahmet’e büyük bir şok yaşatmış. Ahmet olan biteni anlamaya çalışırken, kedisi ondan korkmaması gerektiğini aslında tüm kedilerin kendilerini çok seven sahipleri ile konuşabildiğini ancak bunun gerçekleşmesi için belirli bir güvenin kazanılması gerektiğini söylemiş.
İlk şaşkınlığını üzerinden atan ve kedisi ile sohbete başlayan Ahmet olan biteni anne ve babasına anlatmayacağına dair kedisine söz vermiş. O günden sonra Ahmet için kedisi çok daha önemli bir hal almış. Artık ne zaman birisi ile konuşmak istese, ne zaman canını sıkan bir olay olsa, ne zaman mutlu bir olay ile karşılaşsa ilk anlattığı kişi kedisi oluyormuş.
Günler günlerin ardından hızla geçerken Ahmet kocaman bir delikanlı olmuş ve bu sırada kedisi de hayli yaşlanmış. Kedisi ile hayatın tadını çıkaran ve tüm çocukluluğunu doyasıya yaşayan Ahmet’in içini inceden bir sızı kaplamış. O da biliyormuş ki artık o çok sevdiği kedisi ile ayrılma vakti yaklaşmaktaymış.
Her zaman olduğu gibi o gün de Ahmet okul dönüşü okulda yaşadıklarını kedisi ile paylaşmanın acelesi ile eve koşmuş. Eve geldiğinde anne ve babası çoktan eve gelmiş oluyormuş. Eve girince anne ve babasını üzgün bir şekilde görmüş. Ahmet’i yanlarına çağırarak kedisinin artık onlarla olamayacağını anlatan anne ve baba çocuklarının dostu için hazırladıkları vedaya onu hazırlamışlar. Kedisini bahçelerinin en güzel yerine bırakan ve asla ona veda etmeyen Ahmet yıllar sonra okulunu bitirerek ünlü bir veteriner olmuş. Evlerini her ziyaret ettiğinde kedisinin mezarı başına geçer ve tıpkı onunla gerçek hayatta sohbet ettiği gibi tüm olan biteni ona anlatırmış.
Çocukluğumda muhabbet kuşuma anlatırdım ben de tüm dertlerimi. Bir gün ben de okuldan geldiğimde annem beni hazırlamıştı Tweety’mi kaybettiğime… Şimdi 22 yıl geçti, muhabbet kuşlarımdan sonra kedilerim ve köpeklerim de oldu, onlarla da derttaş oldum. Hepsi benim canlarım. Sadece evdekiler değil, sokaktakiler de öyle. Bu güzel hikâyeye tesadüfen denk geldim. Beni biraz duygulandırdı 🙂 gerçek hayvan dostları bilirler duygusallığa meyilliyizdir… Bütün dostlarımızın hepsi iyi ki varlar, hep var olsunlar… Onlara iyi davranalım…