Minik Penguenin Keşifleri
Minik penguen Pengu, buzullarda yaşayan ve yüzmeyi çok seven bir penguenmiş. Günlerden bir gün denizin derinliklerinde yine gönlünce yüzerken kayalıkların altında bir harita bulmuş. Büyük bir heyecan sonrası haritayı daha detaylı bir biçimde incelemek için hemen suyun yüzüne çıkmış.
Kimsenin olmadığı bir yerde haritayı açarak tüm detayları anlamaya çalışmış. Anladığı kadarıyla harita çok eskilerden kalmış bir hazinenin yerini göstermekteymiş. Bulundukları yerden epey uzak bir noktayı gösteren bu hazine haritası hakkında ailesine bilgi vermeli mi? Yoksa vermemeli mi? Karar verememiş. Çünkü; ailesini bu haritadan bahsetmiş olsa anne ve babası büyük maceralara gerek kalmadan bu haritadan kurtulmaları gerektiğini söyleyecek ve böylece Pengu’nun macerası başlamadan bitecekmiş. Anne ve babasına haritadan bahsetmese, bu seferde haritada gösterilen yere gitmek için nasıl bir yol bulacak işte bunu bilmiyormuş.
Birkaç gün ne yapması gerektiğini en ince ayrıntıları ile düşündükten sonra yakın arkadaşlarına bulduğu bu haritadan bahsetmeye karar vermiş. Arkadaşlarını bir araya toplayarak bulduğu bu define haritasını onlarla paylaşmış. Pengu’nun arkadaşları da bu olay karşısında çok heyecanlanmışlar. Bir an önce haritada işaretli yere gidip hazineye kavuşmak istemişler. Ancak bunu yapmak için güzel bir plana ihtiyaçları olduğunu hepsi de çok iyi biliyormuş.
Günler boyu düşündükten sonra yalnız başlarına bu işin içinden çıkamayacaklarına karar vermişler. Onlara inanacak ve dahası onlarla birlikte bu hazine avına gelecek bir yetişkinden yardım almaya karar vermişler. Bu yetişkinin kim olması gerektiği konusunda ortaya koydukları pek çok fikir arasından en mantıklı olanının öğretmenleri olduğu noktasında hem fikir olmuşlar.
Okula gittikleri ilk gün öğretmelerini teneffüs esnasında yalnız başına yakalayarak tüm olanı biteni bir çırpıda ona da anlatmışlar. Öğretmenleri duydukları karşısında hem çok heyecanlanmış hem de bu işin içerisinden nasıl çıkacakları konusunda uzun uzun düşünmeleri gerektiğini söylemiş.
Yapılan toplantılar ve planlar sonucunda öğretmenleri ile birlikte gün doğumu ile beraber defineyi aramaya gitmeye karar vermişler. Gün doğumu ile birlikte haritayı da yanlarına alarak haritada gösterilen yöne doğru yüzmeye başlamışlar. Yüzmüşler, yüzmüşler, yüzmüşler… o kadar fazla yüzmüşler ki artık hiç birinde güç kalmamış ama definenin bulunduğu yere de varmışlar. Haritada gösterilen yere vardıklarında tam da haritada gösterildiği gibi onları bekleyen koca bir sandık ve bu sandığın içerisinde de altınlar varmış. Bu kadar emek karşılığında defineye kavuştukları için hepsi çok ama çok mutlu olmuşlar. Sandıklarını alarak evlerinin yolunu tutmuşlar.