Pinokyo Masalı

Eski zamanlarda kasabanın birinde Gepetto isminde oyuncakçılık yapan bir usta varmış, Bu usta kendi yaptığı tahtadan oyuncakların satışını yaparak geçinirmiş. Gepetto ustanın tek isteği ise bir çocuğunun olmasıymış. Ancak bu dileği gerçekleşmeyen usta kendini yaptığı tahta oyuncaklarla mutlu etmeye çalışırmış.

Günün birinde kendisine arkadaşlık edecek bir kukla yapmaya karar vermiş. Kuklayı yapabilmek için gerekli kütükleri ormanda bulmuş ve atölyesine getirmiş. Kuklası olacağı için mutlu olan Gepetto ise atölyesinde ormandan getirdiği kütüğü yontmaya başlamış. Derken kütükleri yontarken ah sesleri duymaya başlamış. Duyduğu seslerin kaynağını merak eden usta etrafı dinlemiş ancak bir daha ses duymayınca sesleri yanlış duyduğunu düşünmüş ve kuklasını yapmaya devam etmiş.

Bir süre sonra kuklanın yapımını tamamlayan usta kuklasını masanın üzerine koyarak diğer işlerine yoğunlaşmış. Ancak birden merhaba diye bir ses işitmiş. Etrafına baktığında yaptığı kukladan başka hiçbir şeyin bulunmadığını görmüş ve işine devam etmiş. Bunun üzerine kukla birden dans etmeye başlamış. Kuklasının dans ettiğini gören usta buna çok şaşırmış. Yaptığı kukla canlıymış ve çocuk gibi koşup oynuyormuş. Bu durum yaşlı ustayı çok mutlu etmiş ve sonunda bir çocuğunun olduğunu düşünmüş.

Kuklayı yapan usta oğlu yerine koyacağı canlı kuklasına Pinokyo ismini vermiş. Günler geçerken Gepetto usta oğlunun bir eğitim alması gerektiğini düşünmüş ancak hiç parasının olmadığı aklına gelmiş. Çünkü usta zar zor sattığı oyuncaklarıyla ancak geçinebiliyormuş. Bunun üzerine giydiği paltosunu satmış. Paltonun parasını Pinokyo’ya vererek ondan okulu için kitap, defter ve kalem almasını söylemiş. Okula gideceğini duyan kukla mutlu olurken paralarla birlikte yola düşmüş. Yolda kurulan bir sirkin haberini alan Pinokyo sirk içinde neler olduğunu merak etmiş.

Pinokyo sirke girmeye çalışınca sirk önünde bulunan palyaço ona para vermeden içeri giremeyeceğini söylemiş. İçeride neler olduğunu çok merak eden Pinokyo tüm parasını palyaçoya vererek içeri girmiş çünkü o an okul değil sirk önemliymiş onun için. İçeri girince kendisi gibi olan kuklaları görünce çok şaşırmış ve izlemeye başlamış. Sirkteki kuklaların kendi gibi hareket etmediklerini ve birisinin onları oynattığını görünce çok şaşırmış. O sırada kuklaları oynatan Pinokyo’yu fark etmiş.

Pinokyo’yu fark eden sirk sahibi kendi hareket edebilen bir kuklanın onun işine daha fazla yarayacağını düşünmüş. Bunu üzerine onu yakalayarak sirk içinde yer alan kafeslerden birisine kapatmış. Böylece ileriki gösterilere onunla çıkarak daha fazla para kazanacakmış. Gepetto babasının sözünü dinlemeyerek sirke giren ve tüm parasını harcayan Pinokyo yaşadıklarının babasının sözünü dinlememesi yüzünden başına geldiğini düşünmüş. Bunun üzerine çok pişman olmuş ve ağlamaya başlamış. Sirkten kurtulursa babasının sözünden çıkmamaya söz vermiş.

Pinokyo pişman olunca bir iyilik perisi yanına gelmiş. Ona neler olduğunu sormuş. Kukla yaşadıklarını anlatınca peri onun yaptığı hatadan ötürü çok pişman olduğunu anlamış ve onun için üzülmüş. Bunun üzerine Pinokyo’yu sirkten çıkarmaya karar vermiş ancak onu çıkarırken bir daha babasının ona söyledikleri dışında hiçbir şey yapmaması gerektiğini söylemiş. Daha sonra da hatasından çok pişman olan kuklayı sirkten kurtarmış. Ayrıca peri ona sirk için verdiği paraları da geri vererek babasının istediği gibi paralarda defter ve kalem almasını söylemiş.

Yeniden yollara düşen Pinokyo bu sefer hata yapmamaya çalışacakmış ancak onun elinde paralarda dolaştığını kurnaz bir tilki ile yanında olan arkadaşı görmüş. Ona nereye gittiğini sormuşlar. Pinokyo’da okula gideceğini ve bu nedenle babasının dediği gibi paralarıyla okul için kalem ve defter alacağını söylemiş. O sırada kurnaz tilkinin aklına bir plan gelmiş. Bu plana göre kuklanın elindeki paraları alarak kendisi harcayacakmış. Arkadaşıyla birlikte planını uygulayan tilki Pinokyo’nun elinden tüm parasını alarak kaçmışlar. Bunun üzerine kukla ağlamaya başlamış.

Bir süre sonra tekrar yola düşmüş ve karşısına ona iyilik yapan peri çıkmış. Her şeyden haberi olan iyilik perisi Pinokyo’ya verdiği parayla kalem ve defter alıp almadığını sormuş. Ayrıca ona cevap verirken yalan söylememesini eğer söylerse ceza alacağını söylemiş. Pinokyo ise periden korkmuş ve parayla okul için ihtiyaçlarını aldığını söylemiş. Peri her şeyi bildiği için Pinokyo’nun yalan söylemesine çok kızmış ve ona büyük bir ceza vermiş.

Perinin verdiği ceza ise Pinokyo’nun yalan söyledikçe burnunun uzamasıymış. O yalan söyledikçe burnu uzamışta uzamış ancak kukla yalan söylemekten vazgeçmemiş. Uzayan burnundan dolayı hareket edemez hale gelince yaptığının hata olduğu fark etmiş ve ağlamaya başlamış. Pinokyo’nun pişmanlığını gören iyilik perisi tekrar ortaya çıkmış. Ondan yeni bir söz vermesini ve bu sözünü tutmasını istemiş. Sözü alınca da kuklanın yalan söyleyince uzayan burnunu düzeltmiş. Kurnaz tilkinin aldığı paraları geri alan peri bu paraları tekrar Pinokyo’ya vermiş.

Periden kurnaz tilkiye çaldırdığı paraları geri alınca Pinokyo tekrar yola düşmüş. Bu sefer daha dikkatli davranacak ve ihtiyaçlarını alarak Gepetto babasına ulaşacakmış. Ancak yine istediği olmamış ve bu sefer Pinokyo’nun karşısına onu sirke hapseden adam çıkmış. Ondan kaçtığı için çok kızgın olan adam kuklayı almış ve yakınlarda bulunan denize fırlatıp atmış. Böylece ona zarar ettiren kukla cezasını çekecekmiş. Pinokyo dereden çok korkmuş ancak zaman içinde suyun ona bir şey yapmadığını fark etmiş ve yüzmeye başlamış. Bir süre sonra ise Pinokyo’nun dünyası kararmış.

Oğlunu defter almaya gönderen Gepetto usta ise o dönmeyince çok merak etmeye başlamış. Pinokyo’nun başına bir şey gelmesinden korkarak onu bulmak için yollara düşmüş. Derken Pinokyo’nun atıldığı denize ulaşmış ve orada bulunan balıkçılara hareketli bir kukla görüp görmediklerini sormuş. Onun denize atıldığını gören balıkçılar her şeyi ustaya anlatmışlar. Bunun üzerine oğlunu denizden kurtarmak isteyen usta balıkçılardan yardım istemiş ve kayıkla denize açılmış. O gün çok fazla rüzgar varmış ve kayık rüzgardan dolayı devrilmiş. Denizde yüzmeye başlayan Gepetto usta birden karanlık bir yere düşmüş. Burası bir balığın karnıymış ve balık onu denizde görünce yutmuş. Çok korkan yaşlı usta birden balığın karnında oğlunu görmüş.

Oğlunu görünce çok mutlu olan Gepetto hemen yanına giderek ona kavuşmuş. Pinokyo ise babasını görünce sevinerek ona yaşattıklarını anlatmış. Ona yalan söylediğini ve paralarını sirke harcadığını anlatarak çok pişman olduğunu söylemiş. O sırada olanları izleyen iyilik perisi kuklanın gerçekten pişman olduğunu anlamış ve yaşlı ustayla onu balığın karnında çıkarmış. Kurtulduklarına çok sevinen baba oğul hemen evlerine gitmişler.

Babasıyla balığın karnından kurtulan Pinokyo o gün bir söz vermiş. Artık çok akıllı ve babasının sözünden asla çıkmayan bir kukla olacakmış. Bu sözünü tutan kukla çok akıllı bir çocuk olmuş ve okuluna gitmeye başlamış. Okuldan çıktığında ise yaşlı babasının yeni kuklalar yapmasına yardım ediyormuş. İyilik perisi Pinokyo’nun sözünü tuttuğunu görünce artık bir ödül alması gerektiğine karar vermiş. Bunun üzerine de tahtadan olan Pinokyo’yu gerçek çocuk yapmış. Perinin ödülü hem Pinokyo’yu hem de yaşlı babasını çok mutlu etmiş. Mutluluktan birbirine sarılan baba oğul yıllarca mutlu yaşamışlar. Pinokyo da babasının sözünü hiç dinlememezlik etmemiş.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu