Uçurtma Yarışması
Ahmet ve Kerem iki iyi arkadaşmış. Ahmet çok akıllı bir çocukmuş. Kerem de ders çalışmayı pek sevmiyor ve oyun oynamaya bayılıyormuş. İkisi de aynı sınıfta okuyorlarmış. Öğretmeni ailesine Kerem’i hep şikayet ediyormuş. Ahmet sınıfın en zeki öğrencilerinden biriymiş. Keremle anasınıfından beri arkadaşmış. İki arkadaşın evleri çok yakınmış. Aileleri de birbirleri ile görüşüyormuş. Bir gün okulda uçurtma yarışmasının olduğu duyurusu yapılmış. En güzel uçurtmayı yapıp uçuran güzel bir hediye kazanacakmış. Ahmet ve Kerem bu yarışma için oldukça heyecanlanmış. Uçurtma malzemelerini alıp uçurtmayı yapmaya başlamışlar.
Kerem uçurtmasının kuyruğunu rengarenk ve kocaman yapmış. Uçurtmanın üzerini bir sürü süper kahraman etiketleri yapıştırmış. Babası da Kerem’e yardım etmiş. Kerem sabırsızlıkla yarışmanın yapılacağı günü bekliyormuş. Arkadaşı Ahmet de uçurtmasına çok değişik süsler ve ponponlar asmış. Uçurtması dikkat çekici ve çok güzel olmuş. Ahmet ve babası uçurtmayı uçurmak için evlerinin önündeki boş arsada deneme yapmışlar. Uçurtma o kadar yükselmiş ki aşağıdan bakınca küçücük görünüyormuş.
Sonunda beklenen gün gelmiş. Sınıftaki çoğu kişi ellerinde uzun kuyruklu uçurtmaları ile okula gelmiş. Uçurtma uçurulacak alana doğru yürümüşler. Ahmet ve Kerem birbirlerinin uçurtmasına bakmış. Kerem Ahmet’in uçurtmasının üzerindeki süsleri kıskanmış. Sırayla herkes uçurtmasını uçuruyormuş. Kerem Ahmet’in uçurtmasının daha güzel olduğunu düşünüp ayağıyla üstüne basmış ve kırmış. Ahmet tam uçurtmasını uçuracağı sırada uçurtmanın kırık olduğunu fark etmiş. Oturup ağlamaya başlamış. Öğretmen Ahmet’in yanına gelerek onu teselli etmeye çalışmış. Uçurtmayı kimin kırdığını bulmak için sınıftaki herkese sormuş.
- “ Çocuklar! Arkadaşınız Ahmet’in uçurtmasını herhalde aranızdan biri çıkmış. Kim kırdıysa saklamadan söylesin. Ona kızmayacağım” demiş.
Herkes topluluk halinde kendilerinin kırmadığını söylüyormuş. Kerem’in yüzü kızarmış ve öğretmene dönerek:
- “Öğretmenin kimin yaptığını biliyorum. Uçurtmayı Özgür kırdı. Üzerine basarken gördüm” demiş “. Özgür şaşkın bir şekilde öğretmene bakıp:
- “Öğretmenin ben gerçekten kırmadım. Ben yapmadım öğretmenim” dese de kimse inanmamış.
Herkes Özgür’ün yaptığına inanmış. Aradan biraz zaman geçmiş. Yaz tatili gelip çatmış. Karnelerini alan çocuklar tatile çıkmışlar. Kerem tatilde Ahmet ile hiç görüşmek istememiş. Annesi durumu fark ederek Kerem’e sormuş:
- “Oğlum sen her zaman Ahmet ile oyun oynardın. Artık neden hiç yanına gitmiyorsun. Neden oyun oynamıyorsun?
Kerem ağlayarak cevap vermiş:
- “Anneciğim Ahmet’in uçurtmasını ben kırdım. Sınıfta da yalan söyledim. Özgür yaptı dedim. Çok üzgünüm” demiş.
Annesi Kerem’e yalan söylemenin çok kötü bir şey olduğunu anlatmış. Ne olursa olsun doğruları söylemesi gerektiği hakkında onu uyarmış ve bir daha yapmaması için söz vermesini istemiş. Kerem’in annesi Ahmet ve annesini eve çağırmış. Kerem bütün her şeyi baştan sona kadar anlatmış. Ahmet’ten özür dilemiş. Bir daha böyle bir şey yapmayacağını söylemiş. Yaptığı davranışla çok üzülen Kerem okul açılınca öğretmene de her şeyi anlatmış ve Özgür’den de sınıfın karşısında özür dilemiş. Hatasından ders alan Kerem hep doğruları söylemeye karar vermiş.
Daha fazla masal okumak isterseniz Türk Masalları kategorimizi inceleyebilirsiniz.
Bugün biraz tartıştık kalbini kırdım dünyanın en mutlu kadını yapmaya söz vermiştim ama onu bugün çok üzdüm onu uyutmam için masal okumak istedimama olmadı ne olursa olsun bu kalp senin için atacak seni çok ama çok seviyorum burcummm ❤️
Barıştınızmı umarım
Iyi geceler askim seni cok seviyorumm minik ayımm ??