Uğurlu Balık Masalı
Bir zamanlar, çok uzak diyarlarda görkemli ve büyülü bir krallık varmış. Bu krallıkta yaşayan pek çok kişi bolluk ve berekete sahipmiş. Ancak bu aileler arasında bir o kadar fakir ve imkanı olmayan, neredeyse geçimini sadece balıkçılıktan elde eden bir aile varmış.
Yine bir gün Mehmet amca, çocuklarına yemek götürebilmek adına denize açılmak için sahile gidiyormuş. Her zamanki gibi birkaç tane balık yakalasa bile yeter diye düşünüyormuş. Tam oltasını ve ağını hazırlarken gözüne kıyıya vuran renkli bir balık çarpmış. Bu balık, her zaman gördüğü balıklardan biraz farklıymış.
Mehmet amca, yakaladığı bu farklı balığı ailesine götürmek için sabırsızlanıyormuş. Çünkü normal olmadığını ve farklı olduğunu görüyormuş. Eve giderken yolda görenler de yakalanan bu balığa büyülü gözlerle bakıyormuş. Eve geldiğinde ailesi de balığın bu görünüşünden etkilenmiş olacak ki tüm akşam bütün aile balığı yakından incelemeye başlamış.
Ertesi gün, Mehmet amca yaşadıkları yere yakın olan, pek çok ihtiyaçlarını giderdikleri çarşıya yem bulmak için gitmiş. Yaşadıkları krallık büyülü olduğu için satın alacağı yem de sihirli olacakmış. Yemi satın alan Mehmet amca, balığı beslemek üzere tekrar evin yolunu tutmuş.
Eve geldiğinde balığın normalden biraz daha büyük ve daha canlı renklere sahip olduğunu görmüş. Aynı zamanda her zamankinden daha huzurlu bir hayata da adım atmışlar. İlk önce bu durumu anlamasalar da daha sonra yaşadıkları değişikliklerin tek sebebinin yakalanan balık olduğunu düşünmüşler.
Mehmet amcanın getirdiği yemle beslenen bu farklı balık, çok kısa zamanda oldukça büyük bir bedene sahip olmuş. Yüzgeçleri ve pulları da oldukça parlakmış. Gören herkes bu balığın nereden geldiğini ve tam olarak ne olduğunu anlamaya çalışıyormuş.
Fakir bir aile olan Mehmet amca, yakaladığı bu balık sayesinde kısa zamanda çok zengin bir tüccar haline gelmiş. Yakaladığı balık sayesinde kazandığı bu yeni hayatında balığı tekrar denize bırakmak için sahile gitmiş. Her ne kadar balığı denize bıraksa da her sene aynı zamanlarda balık, Mehmet amca ve ailesini görmek için kıyıya gelmeyi ihmal etmemiş.