Yalancı Keçi Haydar’ın Başına Gelenler
Çok uzak ülkelerin birinde bir çiftlikte keçiler, koyunlar, tavuklar, köpekler dostluk içinde yaşarlarmış. Çiftliğin sahibi çok iyi biriymiş. Onları gündüz olunca serbest bırakır özgürce dolaşmalarına izin verirmiş. Hayvanlarda bu durumdan çok memnunmuş. Gündüzleri yakınlardaki ormanda, çayırlarda dolaşır. Oynar, eğlenir akşam olduğunda ise hepsi çiftliğe dönerlermiş. Çiftlikteki keçilerden birinin ismi Haydarmış. Diğer hayvanlar yemeklerini paylaşıp kardeşçe yaşarken o bulduğu güzel otları tek başına yemek istiyormuş. Sabah olduğu zaman hemen önden gidiyor diğerlerini geride bırakıp en güzel otları bulup yiyormuş. Bulduğu otluk alana diğerleri gelmesin diye de her defasında yalan söylüyormuş. Neredeydin diye sorduklarında “Bütün gün dolaştım ama şöyle ağız tadıyla yiyeceğimiz otların olduğu bir yer bulamadım” diyormuş.
Haydar böyle söylüyormuş ama gün geçtikçe semirmeye kilo almaya başlamış. Arkadaşlarından daha kiloluymuş ve keyfi de çok yerindeymiş. Bir gün başka bir keçi onu takip etmiş. Birde ne görsün kocaman otların olduğu koca bir alan Haydar tek başına otları yiyor, koşuyor oynuyor. Hemen geri dönmüş ve diğer keçilere ve koyunlara haber vermiş. Bütün keçiler ve koyunlar Haydar’ın olduğu yere gelmişler. Haydar arkadaşlarını görünce çok bozulmuş otlarını paylaşmak zorunda kalacağı için. İçlerinden en yaşlısı olan Olgun Haydar’ın yanına yaklaşmış. “Haydar hani sen hiç güzel otların olduğu yeri bulamıyordun. Bize yalan söyledin sen bir yalancısın. Bundan sonra bizim sürüden değilsin çiftliğe de gelme artık. Yalancıların çiftliğimizde yeri yok” demiş.
Doğrusu bu sözler Haydar’ı çok üzmemiş ilk başta “Aman sanki benim onlara ihtiyacım var. İşte burada bol bol ot var gündüzleri yerim akşam olduğunda da şu ağacın altında uyurum” diye düşünmüş. “Tamam” demiş Olgun’a “Siz bilirsiniz bende artık hep burada kalırım” demiş. Bütün keçi ve koyunlar ondan uzaklaşmışlar otlardan biraz yedikten sonra akşam olmaya başlayınca toplanıp çiftliğe dönmüşler. Haydar peşlerinden gitmemiş otlardan yemeye yalnız kalmanın keyfini çıkartmaya devam etmiş. Bir süre sonra hava iyice kararmış. Haydar yakındaki ağacın altına gitmiş oturmuş. Orada uyuyakalan Haydar kurt sesleri ile uyanmış. Kurtların ulumaları çok yakından geliyormuş. Seslerin gittikçe yaklaştığını duyan Haydar “Ben ne yaptım” demiş kendi kendine “Yalan söyledim, arkadaşlarımı kendimden uzaklaştırdım, yuvamdan oldum. Belki de öleceğim şimdi” diye düşünmüş.
Kurtların ulumaları biraz daha yaklaşmış. Çok korkan ve yalan söylediği için pişman olan Haydar çiftliğe doğru koşmaya başlamış. Nefes nefese koşarken arkasından kurtların ayak sesleri geliyormuş. Neyse ki kurtlara yakalanmadan çiftliğe varmış. Bu sırada çiftlikte güvende olan diğer keçi ve koyunlarda aslında Haydar’ı merak ediyorlarmış. Onun yaklaştığını görünce hemen kapıyı açıp onu içeri almışlar. Kurtların elinden kurtulan Haydar arkadaşlarından çok özür dilemiş. Yalan söylemenin ne kadar kötü bir şey olduğunu anlamış ve kalan hayatında hiç yalan söylememiş.
Daha fazla masal okumak isterseniz Türk Masalları kategorimizi inceleyebilirsiniz.
Çok güzelmiş yalan söylemenin kötü bir şey olduğunu ben de biliyorum aslında burada da onu söylemiş